İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | wash up f. | elini yüzünü yıkamak | ||
I want to wash up a little. Biraz elimi yüzümü yıkamak istiyorum. More Sentences |
||||
Genel | wash up f. | bulaşık yıkamak | ||
I want to wash up a little. Biraz bulaşık yıkamak istiyorum. More Sentences |
||||
Genel | wash up f. | bulaşıkları yıkamak | ||
Fadil washed up after the evening meal. Fadıl akşam yemeğinden sonra bulaşıkları yıkadı. More Sentences |
||||
Genel | wash up f. | yıkanmak | ||
I wanted to wash up. Yıkanmak istedim. More Sentences |
||||
Genel | wash up f. | yıkayıp temizlemek | ||
Genel | wash up f. | her tarafını yıkamak | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | wash up f. | kıyıya sürüklemek | ||
Öbek Fiiller | wash up f. | kıyıya taşımak | ||
Öbek Fiiller | wash up f. | karaya çıkarmak/vurdurmak | ||
Öbek Fiiller | wash up f. | kıyıya sürüklenmek | ||
Öbek Fiiller | wash up f. | kıyıya/karaya çıkmak | ||
Öbek Fiiller | wash up f. | kıyıya/karaya vurmak |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | wash-up i. | bulaşık yıkama | ||
Genel | wash up onshore f. | kıyıya vurmak | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | wash someone up f. | birinin bir şeyde sonu olmak | ||
Öbek Fiiller | wash someone up f. | birini bir şeyde bitirmek | ||
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | where (one) can wash up expr. | (tuvaletin/lavabonun nerede olduğunu sorarken) elini yüzünü nerede yıkayabilir? | ||
Konuşma Dili | where can I can wash up? expr. | (tuvaletin/lavabonun nerede olduğunu sorarken) elimi yüzümü nerede yıkayabilirim? | ||
Speaking | ||||
Konuşma | is there some place I can wash up? expr. | (tuvaletin/lavabonun nerede olduğunu sorarken) elimi yüzümü nerede yıkayabilirim? | ||
Konuşma | where can i wash up? expr. | (tuvaletin/lavabonun nerede olduğunu sorarken) elimi yüzümü nerede yıkayabilirim? | ||
Konuşma | I get up in the morning and wash my hands and face expr. | sabah kalkar elimi yüzümü yıkarım |